Türkiye’nin 2023 yılı için belirlediği 500 milyar dolarlık ihracat hedefine ulaşmada en önemli basamağın şirketlerin Know-how süreci ile markalaşma kapısını aralamaktan geçtiği bilinciyle bir dizi markalaşma bilgilendirme serisi başlatan EGİAD, son olarak gıda sektöründe Lezita markasını ağırladı.
Ege Bölgesi’nin önde gelen sanayi kuruluşlarından Abalıoğlu Grubu’nun gıda markası Lezita, genç iş insanları ile bir araya geldi. Abalıoğlu Lezita Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Ergun Abalıoğlu ve Satış Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı Mesut Ergül’ün konuşmacı olduğu etkinlik, EGİAD Ege Genç İş İnsanları Derneği Başkanı Mustafa Aslan’ın açılış konuşmasıyla başladı. BASİFED Batı Anadolu Sanayici ve İş İnsanları Dernekleri Federasyonu Başkanı Hasan Küçükkurt’un da katılım gösterdiği etkinlikte; gıda sektörüne odaklanan tüm işletmelerin markalaşmaya mecbur olduğuna dikkat çekildi. Açılış konuşmasını yapan EGİAD Başkanı Mustafa Aslan, bu sektörde rekabetin çok sert ve yoğun olduğunu bu nedenle rekabetten sıyrılıp öne geçebilmenin tek koşulunun markalaşmak olduğunu kaydetti. Lezita’nın önemli bir marka olduğuna vurgu yapan Aslan, “Küreselleşen dünyada her sektör için gerekli olan markalaşma, Türk gıda sektörü için de kaçınılmaz bir gereklilik olmuştur” dedi. Günümüzde yoğun rekabet ortamında ayakta kalmak isteyen işletmelerin, tüketiciler ile uzun dönemli ilişkiler kurması bir başka değişle marka bağımlılığı yaratmasının gittikçe daha da önemli hale geldiğini belirten EGİAD Başkanı Aslan, “Marka bağlılığı yaratmak veya daha da güçlendirmek isteyen işletmeler, en başta ülke imajının yarattığı avantajlardan faydalanmak istemektedir. İşletme yetkilileri ihracatta ülke imajının uluslararası pazarlarda rekabet avantajı sağlamada kullanılan güçlü bir değişken olduğuna inanmaktadır. Yurt içinde belli bir vizyonu tamamlamış ve küresel çapta hedef pazarlarını arttırmak isteyen işletmeler için farkındalığın ve marka imajının arttırabilmesi uluslararası hedef pazarlarda rekabet üstünlüğünü elde etmekten geçmektedir” diye konuştu. Lezita markasının Türkiye’nin en önemli markalarından biri olmayı başardığını kaydeden Aslan, “Lezita her ne kadar 2006 yılında kurulmuş gözükse de arkasındaki mimar olan ABALIOĞLU Grubu’nun 1969’dan bu yana hizmet veren köklü geçmişini gıda sektörüne taşıdığı unutulmamalıdır. Bu anlamda hem dikey olarak büyümenin hem de koca bir çınarın içinden yepyeni markalar yaratmanın püf noktalarını öğrenmek, nasıl başardıklarını dinlemek tüm genç iş insanları için önemli bir deneyimdir” dedi.
Abalıoğlu Lezita Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Ergun Abalıoğlu ise, 2006 yılında gıda sektörüne giren, grubun gıda sektörüne yönelik tam entegrasyon anlayışını en iyi yansıtan somut adımlardan biri olarak görünen Lezita Markasının başarı sürecini paylaştı. Ergun Abalıoğlu, “Bu başarı öyküsü, Abalıoğlu Grubu bünyesinde Ege Bölgesi ve ekonomisi için de büyük önem taşıyor. Lezita’nın piliç eti, ileri işlenmiş ürünler ve yumurta olmak üzere tüm üretim alanlarında rekabet gücünü artırarak, sektörünün sayılı üreticileri arasına girmesinde de yine sürekli yatırım anlayışımızın rolü var. Lezita, Türkiye’nin en büyük, üretimde geliştirilen en son teknolojilere sahip ve en hijyenik et entegre tesislerinden biri olarak faaliyetlerini sürdürüyor. Toplum sağlığı alanındaki sorumluluğumuzun bilinci ile sağlık ve hijyen kavramlarını yaşam felsefesi haline getiriyor, üretim tesisinden pazarlama zincirlerine kadar her aşamada kaliteyi en üst seviyeye çıkarıyoruz. Bio güvenlik önlemlerini en yüksek noktada uygulayarak taze ve dondurulmuş piliç etinden şarküteri ve köfte ürünlerine modern kaplamalı ürünlerden döner gibi geleneksel ürünlere kadar zengin bir ürün çeşitliliği sunuyoruz” dedi. Gelecek yıl üretim hedeflerini de paylaşan Ergun Abalıoğlu, önümüzdeki dönemde 200 bin ton piliç, 60 bin ton ileri işlenmiş ürün üreteceklerini günde ise 400 bin piliç kestiklerini ifade etti.
Satış Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı Mesut Ergül ise 50 yıllık süreçte rakipleriyle arayı kapattıkları bir strateji ile başarıyı yakaladıklarını ifade etti. Ergül, “İşimizi büyüterek, geleceğe yatırımlar yaparak sektörün lider firması haline gelmek en büyük vizyonumuz. Piliç etinde 42 ülkeye ihracat yapan Lezita, üretimde yeni hat yatırımını tamamladı. Covid-19 Güvenli Üretim Belgesi’ni almaya hak kazanarak, kısa bir süre önce devreye aldığımız 100 milyon TL değerindeki yeni yatırımımızla inovatif ürünler sunmaya devam etmeyi planlıyoruz. Pandemiye rağmen gelecek yıl ve sonrası için 100 milyonluk yatırımımız hazırdır. Şu anda 50 ülke ile piliç eti ve ileri işlenmiş ürünlerimizin ticaretini yapıyoruz” dedi. Toplantıda konuşan BASİFED Batı Anadolu Sanayici ve İş İnsanları Dernekleri Federasyonu Başkanı Hasan Küçükkurt ise Lezita’nın artık şahsın değil Türkiye’nin bir markası olduğunu ve ürünlerini yurtdışına ihraç eden marka ile gurur duyduklarını dile getirdi.